22603 entry daha
  • bbc haber başlığı: amerikan tankları moskova'ya girdi, putin diken üstünde.

    moskova'ya giren amerikan tankları
  • rustapar, russbot, rustroll muhabbetlerinin sıktığı savaş.

    bazı yazarlara göre rusya bazı ekşisözlük yazarlarını finanse ederek, organize bir şekilde türkiye'deki savaş anlatısını kontrol ediyor...

    arkadaşlar, türkiye'deki anlatının ne önemi var? türkiye bir sandık demokrasisi. türkiye'nin dış siyaseti kolektif bir tartışma ortamında geliştirilmiyor. yani ne rus ne de nato yanlısı bir anlatının türkiye'nin rusya'yla ilgili stratejisini etkileme ihtimali yok. o yüzden de rusya'nın, abd'nin ya da ab'nin türkiye'deki anlatıyı sözlük yazarları üzerinden etkilemek için hiçbir inisiyatifleri yok.

    eğer türkiye'de değil de abd'de ya da almanya'da olsaydık daha farklı düşünebilirdim. bu iki ülke de dış politikanın kamuoyu baskısıyla şekillenebildiği, kamuoyuna rağmen sürdürülen politikaların yönetim değişikliğine sebep olabileceği ülkeler.

    ayrıca ikisinde de sistem dışı ve güçlü birer muhalefet** var. mesela birleşik krallık'ta keir starmer'ın ukrayna konusunda farklı bir şey yapma ihtimali yok. birleşik krallık'ta sistem dışı bir muhalefetten bahsedemediğimiz için de birleşik krallık'taki anlatının şekillendirilmesi bile önemsiz. tabii içeriklerin çoğu ingilizce üretildiği için bk da aradan çıkıyordur.

    belki cumhurbaşkanlığı seçimi öncesi erdoğan'ın kazanması için rus yanlısı bir anlatı oluşturmak gerekebilirdi. türkiye'de yaşayan yazarlar için konuşursak, benim burada rusya'ya ya da nato'ya meyilli giriler yazanların oy tercihlerinin ekşi ortalamasından farklı olduğunu düşündürecek bir gözlemim olmadı. bu başlıkta düzenli yazanların bir kısmı chp bir kısım da zafer partisi yanlısı, aynı ekşi sözlük ortalaması gibi... bir de böyle bir ihtiyaç vardıysa ve rusya bu işin para harcadıysa bile seçim bitti.

    ayrıca burada yazılanların çoğunu sadece yine burada yazanlar okuyor. burada yazdıklarımız belki debeye falan girerse ya da twitter'da falan paylaşılırsa nispeten geniş bir kitleye ulaşıyordur. işte o zaman da neden bu dış minnaklar ekşiyle uğraşsınlar? direkt twitter üzerinden gündem yaratırlar.

    ------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

    twitter demişken, nafo'cular twitter'daki ingilizce anlatıyı kontrol etmek için bayağı organize bir mücadele veriyorlar. bunu da saklamıyorlar. mesela discord üzerinden hedef seçip seçtikleri hesapların kaldırılması için bayağı planlı bir şekilde hareket ediyorlar. fonlanıyorlar mı bilmiyorum, açıkçası sanmıyorum da, ama organizeler. yine de türkiye'ye yönelik bir mücadele değil bu, zira yukarıda da dediğim gibi kimse türkiye'deki anlatıyı takmıyor.

    rusya'nın abd'de ya da almanya'da organize bir çabası var mı, fonladığı ekipler var mı bilmiyorum. olabilir tabii... ama genelde rus yanlısı içerikleri üretenler ya da paylaşanlar bunu anaakım medya yapmadığı için bir talebe karşılık olarak üretiyorlar. yani rusya kendisi ya da kendisine yakın sivil toplum örgütleri üzerinden rus yanlısı içerik üreticilerini fonlamasa bile bu üreticiler, içeriklerini talep edenler üzerinden gayet para kazanabiliyorlar. hepsinin merch store'u, patreon'u, sadece takipçilerine özel videoları/telegram grupları falan var.

    esasen bu yüzden de rus yanlısı içeriklerin kalitesi sürekli düşüyor. genelde en uç mesajı verenler toplumda en dikkat çekenler oluyor. "ya o kadar da olmayabilir şimdi" diyerek kritik düşünenler bu konuda en çok para harcamaya meyilli fanatiklerin tepkisini çekiyor. bazı içerik üreticiler, ekonomik sebeplerle fanatiklerin hoşuna gitmeyecek bazı şeyleri söylememeyi ya da üstünkörü geçmeyi tercih edebiliyorlar. mesela savaşın başında scott ritter bu kadar dingil değildi, daha makul şeyler söylüyordu. geçenlerde bir de moskova'ya gitmiş, ondan beri sanki konuşmalarını peskov yazıyor gibi...

    hazır buraya kadar gelmişken uzun zamandır yazmak istediğim bir mevzuyu da yazayım. yıllardır anaakım medya dışı içerik üretim talebi hem türkiye'de hem de dünyada artıyor. bu talebiyse genelde zaten halihazırda bir platformları olan aşı karşıtları karşılıyor. bu anaakım medyayla aynı şekilde düşünmeyenler genelde aşı karşıtı demek değil, sadece aşı karşıtları kendileri için doğru zamanda doğru yerdelerdi demek. ama aşı karşıtlarının bu durumdan güçlenmesini beklemek lazım, zira aşı karşıtı olmayanlar ukrayna'daki gelişmeleri geleneksel medya dışı bir yerden takip etmek istediklerinde genelde aşı karşıtlarının argümanlarına da maruz kalıyorlar.

    ------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

    yine kısa yazamadım, iki ayrı giriyi tek bir giride yazmış gibi oldum...

    kapatırken şunu söyleyeyim, eğer burada nato karşıtı ve nispeten organize bir grup olduğunu düşünüyorsanız bunun sebebi anaakım dışı her görüş belirteni rustapar diye yaftalayıp nickaltına gitmeniz ve bu insanları konsolide etmeniz olabilir mi?
  • yukarıdaki yazarın belirttiği "ukrayna'daki rüşvetçilik" meselesi maalesef doğru.

    benim geçmişte defalarca birebir şahit olduğum üzere bir sovyet mirası olan rüşvet almak ve vermek tıpkı rusya ve diğer eski sovyet ülkelerinde olduğu gibi ukrayna'da da sıradan,günlük bir ritüel.

    savaştan önce sıradan vatandaşın devletle ilgili her işini rüşvetle halledebildiğini bildiğimden savaş sonrasında kaotik ortamdan faydalanan küçüğünden büyüğüne devlet görevlilerinin milyonlarca dolarlık boklar yediğine eminim.

    zaten rada'da,sbu'da,orduda,yerel yönetimlerde bulunan bazı tiplerin savaş sonrasında nasıl zenginleştiklerini belgeleriyle ifşa eden ukraynalı gazeteciler,gruplar var. neredeyse her hafta bu vatan hainlerinin yedikleri bokları sosyal medyada yayınlıyorlar.

    sorun şu ki; bu puştların yüzünden hem ülkedeki onurlu insanların azmi kırılıyor hem de yardım gönderen ülkelerin vatandaşları haklı olarak durumu sorguluyor.

    bazı örnekler:

    https://www.bbc.com/news/world-europe-68120973
    https://www.rferl.org/…-supreme-court/32413526.html
    https://kyivindependent.com/…r-taking-58-000-bribe/
    https://kyivindependent.com/…ial-for-taking-bribes/
    https://sadovyi.org/…was-caught-on-a-bribe-in-lviv/
  • fransa’nın ukraynaya asker gönderdiği haberleri geliyor. savaş büyüyor.

    https://asiatimes.com/…oops-to-ukraine-battlefront/
  • asiatimes haberine göre fransa, fransız yabancı lejyonu'ndan bazı askerleri slavyansk'a göndermiş. "gönüllü" sıfatıyla ukrayna'da zaten binlerce kişi savaşıyor(du), bu haberde resmi ağızdan bir ifade görmedim açıkçası ama her birimine kadar yazmışlar valla. şaşırtıcı da değil zaten. fransa fazla bile sabretti "resmen" mevzuya girmek için.

    dün rusya, ukrayna'nın hem mevcut başkanı zelenski'yi hem de bir önceki başkanı poroşenko'yu arananlar listesine eklemişti. daha önce lavrov'un, zelenski'nin görev süresinin 20 mayıs'ta sona ereceği hatırlatılıp sonrasında ne olacağı sorusuna, "o zaman zelenski'yi tanımamız gerekmeyebilir" cevabını hatırlıyoruz. bunların üzerine şöyle enteresan bir detay var ki putin'in 15-18 mayıs aralığında çin'de olması bekleniyor.

    zorlarsanız bu tip şeyleri zaten çok bulursunuz ama ben bu bilgiler ışığında şunu düşünmeye başladım: rusya, ukrayna'da seçim yapılmıyor oluşunu kendi lehine kullanmak ve zelenski hükümetinin meşruiyetine zarar vermek için ateşi biraz daha harlayacak. zelebobka'nın bu listeye eklenmiş olması zaten mevcut hâliyle ukrayna yönetimiyle rusya'nın hiçbir şekilde masaya oturmayacağı anlamına geliyor. kısacası artık rusya resmen "muhatabım değilsin" tavrını bir üst noktaya taşımış vaziyette.

    putin de çin'e gidip şi cinping'le "dobloyu sattın mı enişte" muhabbeti yapmayacaktır herhalde. muhtemelen yeni bir tırmandırma öncesinde futbol tabiriyle "son kontroller" yapılacak başlama düdüğünden önce.

    ***

    cephede ise ukrayna ordusu çoğu bölgede şu an durumu kontrol altına alamıyor. özellikle oçeretino ve çevresinde ruslar yavaş ama istikrarlı bir şekilde ilerlemeye devam ediyor. keza güneyde robotino ve kuzeyde rusların tamamen kontrol sağladığı kotlyarivka başta olmak üzere ukraynalıların "kırıldığına" dair gösterge niteliğinde yerler var. yalnız yanlış hatırlamıyorsam bugün ukrayna karşı saldırıyla nevelskoye'yi geri aldı, onu da ekleyeyim. bununla ilgili hiçbir detay görmedim. ruslar, "zaten gelmezler" deyip bıraktı da ukraynalılar mı geldi, pusu mu yediler ne oldu vs. hiç bilmiyorum. sadece "nevelskoye'yi kaybettik" dediler, o kadar.

    bugün ortodoks hritsiyanlar (dolayısıyla doğu slavların büyük bölümü) için paskalya ayrıca. buna rağmen pek bir ateşkes girişimi, bir "dostluk kardeşlik" havası görmedik. tam aksine bugün normalden fazla güncelleme çıkıyor. üzücü.

    şimdilik en azından donbass'ta görünen şu ki rusya her gün şurada veya burada birkaç kilometre yarıyor. bir noktada ya avdiyivka'da olduğu gibi ukraynalılar püskürtülecek ya da bu şekilde devam edecek. çünkü batı'dan gelen desteğin cepheye ulaşması ve kullanılabilir hâle gelmesi 3-5 günde olacak iş değil.

    rusya'dan bir harkiv taarruzu beklediğimi hep yazıyorum ama son bir haftadır affedersiniz hayvan gibi şeyapıyorlar. mevcut cephe hattı boyunca bu kadar agresif davranıp üstüne harkiv'e yeni cephe açacaklarsa ukrayna gerçekten perişan olur. yani rusya'nın daha fazla askeri, imkânı var filan ama bu kadar olmaması lazım aslında.
  • neden hakkında paragraflar dolusu analizler kasıldığını anlayamadığım savaş.

    bir savaşın sonucunu belirleyen parametleri saymaya kalksak herhalde 100 küsür tane parametre sayarız. ancak enflasyon sepetindeki ürünlerin ağırlığı gibi bu parametlerden kiminin önemi diğerlerinin çok üstünde.

    rusya'nın asker sayısı ve ateş gücü (hem hava hem kara) bu savaşı rusya'nın kazanacağını gösteriyor. ancak kervan yolda düzülür mantığı ile savaşa kalite olarak lağım seviyesinden başlayıp sonunda logar kapağına gelen rusya doğal olarak çok yavaş ilerleme kaydediyor. o yüzden kazanacağı savaş batının tabiri ile pirus zaferi olacak, yani çok ağır bir bedel ödeyerek kazanacak.

    peki bu gidişat değişir mi? ben şahsen değişeceğini düşünmüyorum. ukrayna öyle düşünüldüğü gibi batı'nın pek umrunda değil. batı gerizekalı mı, bilmiyor mu kırıntı şeklinde verdiği silahlarla ukrayna bu savaşı kazanamaz diye? daha topçu mermisi konusunda bile koca avrupa + abd beraber rusya'ya yetişebilmiş değil. bu noktada ukrayna bu savaşı nasıl kazansın? imkansız.

    tamam, batı bunu biliyor, dolayısıyla batı'nın isteği ukrayna'nın savaşı kazanması değil (1-2 ülke var ukrayna kazansın isteyen ama sırf onlar istiyor diye olacak iş değil bu), rusya'nın bu savaşta maksimum zararı alması. onu da başarıyorlar zaten.

    yani durum özetle bu. burada sidik yarıştıran herifleri de anlamıyorum. rusya kazansa yahut ukrayna kazansa bir şey mi elde edeceksin? etmeyeceksin. e o zaman ne bu cinnet geçirmiş gibi bir tarafı savunmak? ya ideolojik olarak kafayı yakmışsın ya da pavalı köpeklev'siniz*.
  • bu savaş konuşulduğunda hiç bir şey olmaz dedim putin yaş tahtaya basmaz dedim 2 sene oldu bitmedi.putini birileri tongaya getirdi.ukrayna f16 ları kullanmaya başlayınca esas o zaman patırtı çıkacak.
  • bana mesaj atan yazarlar olmuştu, "prizrak yaralandı mı?" şeklinde. bu konuda daha önce bir dedikodu olduğu için hiç önemsememiştim ama prizrak agamın bu başlığa yakın zamanda girdiği entry'yi görmemişim...

    arkadaşlar daha önce bu konuda bir çeşit "bilgi entry"si girmiştim. sovyet askeri terminolojisinde "300" yaralı demektir.

    eğer prizrak kardeşimiz sarhoşken filan sözlüğe gelmediyse (ki hiç zannetmiyorum) yaralanmış. benim de mesajlar ve sonrasında bu başlıktaki entry sayesinde haberim oldu, normalde başlık altındaki her entry'yi okumuyorum, özellikle bakınca fark ettim.

    ben kendisiyle en son cepheye tekrar gitmeden önce görüşmüştüm. şu an haber alamıyorum. kendisini daha yakından tanıyan, daha sağlıklı bilgi verebilecek birisi varsa paylaşır zaten. ben de kendisinden herhangi bir güncelleme almadığım veya kendisinin onayını almadığım sürece bilgi paylaşma taraftarı değilim. ama dediğim gibi paylaştığı şarkı çok net biçimde yaralandığının işareti.

    sözlüğe yazacak durumda olduğu için iyi olduğunu umut ediyorum. durum ciddi değilse zaten kendisi yakın zamanda aramıza katılacaktır. kendisi yazmak istemezse ve benimle paylaşırsa, izni olursa ben de yazarım.

    ama benim şu ana kadar olanlardan anladığım prizrak yaralı, bu kadarını biliyoruz.

    ***

    türkiye saatiyle 23 editi: kendisiyle görüşme fırsatım oldu. prizrak iyi durumda arkadaşlar. gerisiyle ilgili bir şey yazmak istemiyorum, gerekli görürse kendisi paylaşır. hayatta ve iyi durumda. endişeye mahal yok.
  • savaşın seyri durmuş arkadaşlar boşuna birbirinizi yiyorsunuz, dağılın.

    görsel
  • rusya tarih boyunca hep böyle olmuştur, arap atı gibi sonradan açılıyor şerefsizler. ne yazık ki batı olaya müdahil olmazsa yavaş yavaş ukraynanın içinden geçecektir.
2 entry daha
hesabın var mı? giriş yap