• boğaziçi öğrencileri'nin muhalefetin yıllardır gösteremediği cesareti göstererek kaleme aldığı, hakkını arayan ve özgürlüklerini savunan binlerce insanın düşüncelerini ve hislerini dile getiren mektuptur

    okuyup anladıkları takdirde bu mektup iktidarın yüzüne tokat gibi çarpacaktır. fakat sanmıyorum ki onlarda ne bu yazıyı anlayacak sağduyu ve akıl, ne de sonuna kadar okuyabilecek cesaret vardır

    ağzınıza sağlık gençler. yalnız değilsiniz.

    #yüreğimizyetiyor
  • saray ikâmetli siyasetçi'nin fahrettin altun'dan özet beklediği mektuptur.

    --- spoiler ---
    12. cumhurbaşkanına açık mektup
    daha önce melih bulu'ya "bir provakatör üstünde şiir denemeleri" şiiriyle yanıt vermiştik. konunun asıl sorumlusunun siz olduğunuzu anlayıp yanıt vermeniz sevindirici.

    bugüne kadar bizimle türgev aracılığıyla el altından görüşmeler talep ettiniz. şimdi de bizimle basın aracılığıyla tartışmaya çalışıyorsunuz. biz aracıları sevmiyoruz, doğrudan ve herkese açık bir şekilde konuşmayı tercih ediyoruz. umarız siz de böyle devam edersiniz.

    önce size eylemlerimizin nedenini ve taleplerimizi hatırlatalım:
    üniversitemize öğrencileri ve öğretim üyelerini hiçe sayarak bir kayyum atadınız. yaptığınız yasal mı? evet her fırsatta tekrar ettiğiniz gibi yasal ama meşru değil. bu atama, toplumda içinde zerre kadar adalet kırıntısı taşıyanı isyan ettirecek bir atama!

    üstüne üstlük, bir cuma günü bir gece yarısı kararıyla daha; hocası, öğrencisi, emekçisi tüm kurumu sindirmek adına fakülteler açıyor, dekanlar atıyorsunuz. üniversitemizi kendi siyasi militanlarınızla doldurma çabanız, içine düştüğünüz siyasi krizin göstergesidir.
    krizinizin mağdur ettikleri günden güne büyüyor!

    biz kendi anayasal haklarımızı toplumun tüm kesimlerinin maruz bırakıldığımız haksızlığın farkına varması için kullanıyoruz. taleplerimiz şunlardır:

    ¦ bu süreçte gözaltına alınan, tutuklanan bütün arkadaşlarımız derhal serbest bırakılsın!

    ¦ lgbti+ arkadaşlarımıza ve diğer hedef gösterilen bütün gruplara yönelik itibarsızlaştırma kampanyaları
    sona ersin!

    ¦ başta bu gözaltılara, tutuklamalara ve hedef göstermelere sebebiyet veren melih bulu olmak üzere bütün kayyumlar istifa etsin!

    ¦ üniversitelerde, üniversitenin bütün bileşenlerinin katıldığı demokratik rektörlük seçimleri yapılsın!

    yürekleri yetiyorsa diye başlayan bir cümle kurmuşsunuz.
    cumhurbaşkanım istifaya çağırmak bir anayasal hak mıdır? evet!
    o halde bir anayasal hakkı kullanmak ne zamandan bir cesaret sorunu oldu?

    bizi size koşulsuz itaat edenlerle karıştırmayın. siz padişah değilsiniz, biz de tebaanız değiliz.

    ama madem yürek demişsiniz kısaca ona da cevap verelim.

    bizim hiçbir dokunulmazlığımız yok! sizse 19 senedir bir dokunulmazlık zırhının altında esip gürlüyorsunuz.

    içişleri bakanı dini hassasiyetleri kaşıyan yalanlar söylüyor. biz kendimize otosansür uygulamayacağımızı söylüyoruz.

    lgbti+ arkadaşlarımıza sapkın diyorsunuz, biz lgbti+ hakları insan haklarıdır diyoruz.

    parti üyeleriniz soma'da madencileri tekmeliyor. biz işçilerin yanında eylemli bir şekilde saf tuttuk,
    tutacağız.

    hdp genel başkanını hukuksuz bir şekilde hapishanede tutuyorsunuz. gazetecileri de sendikacıları da...
    bizse gerçekleri korkmadan haykıranlarla biriz, beraberiz, tüm kayyumların karşısındayız diyoruz.

    siz berkin elvan'ın annesini mitinglerde yuhalatıyorsunuz.
    biz berkin elvan'ın yanındayız diyoruz.

    siz "osman kavala'nın karısı da bu provokatörlerin arasında yer alıyor" diyerek adını bile anmadan ayşe
    buğra'ya sataşıp, hedef gösteriyorsunuz. bir kadının bahse değer tek özelliğinin onun eşi olduğuna dair
    cinsiyetçi boş inancı çiğ bir üslupla dile getiriyorsunuz. biz ise "ayşe buğra kıymetli bir hocamız, ve bir bilim insanıdır." diyoruz. "ona yapılmış bir saldırıyı kendimize sayarız." diyoruz.

    (siz şimdi de bu mektup için suçluyu övmekten, cumhurbaşkanına hakaretten düzinelerce dava açarsınız. biliyoruz ama doğruyu söylemekten asla vazgeçmeyeceğiz, onu da biliyoruz!)

    kendi atadığınız rektörü okulda tutacak gücünüz olmadığı için, yeni kurulacak fakültelerle, şişirme kadrolarla ayakta tutmaya çalışmak da pek yüreklice bir tutum olmasa gerek.
    bu nedenle yürek konusunda söylediklerinizi ciddiye almıyoruz.

    biz farkındayız ki ne boğaziçi üniversitesi türkiye'nin en önemli kurumu ne de melih bulu’nun kayyum olarak başımıza gelmesi türkiye'nin en önemli sorunudur.

    istifanız talebine gelince, biz sizi bu mesele nedeniyle istifaya çağırmayız.

    niye mi?
    siz istifa edecek olsanız,

    hrant dink katledildiğinde istifa ederdiniz!

    soma'da 301 madenci katledildiğinde istifa ederdiniz!

    roboski'de 34 kürt öldürüldüğünde istifa ederdiniz!

    çorlu'daki tren kazasından sonra istifa ederdiniz!

    başta khk'lılar olmak üzere, işsiz bıraktığınız ya da iş bulamayan binlerce yurttaşın geçim derdini
    görüp istifa ederdiniz!

    o zaman halkı yoksulluğa mahkum eden ekonomi politikalarınız içinden çıkılmaz hale gelince damadınızı kurban etmek yerine sorumluluğu üstlenirdiniz.

    örnekler çoğaltılabilir fakat siz hiç istifa etmediniz.
    sizin tabirinizle yürekli olmak yerine safça kandırılan olarak görünmeyi tercih ettiniz.

    şimdi sizi niye istifaya çağıralım?
    biz melih bulu o koltukta oturduğu sürece protestomuzu boyutlandırarak sürdüreceğiz.

    bu konuda gerekeni yapıp yapmamak ise sizin bileceğiniz iştir.

    biz demokratik hak ve özgürlükleri gasp edilenlerin yanındayız!

    bu topraklarda ezilenleri meydanlardan, kürsülerden bağırıp tehdit ederek hedef göstererek
    susturamayacağınızı anlamanız dileğiyle.
    --- spoiler ---
  • tüm derdi açıkça anlatan kusursuz bir yazı.

    e: 3. okuyuşta i have a dream speech moduna sokabiliyor.

    sabah editi: odak biraz dağınık içeriğinde evet, orada sayarken amacın kişilik betimlemesi yapmak olduğunu anlıyoruz biz de, hedef kitle anlamak istediği şekilde anlayıp çarpıtacağı için dillerine fırsat vermek gibi olmuş olabilir. bu da aslında boun'un kendi kurallarına göre oynadığı, başını harbiden eğmediği anlamına da geliyor bu arada.
  • kul olayım kalem tutan ellere...
  • müthiş, gerçekten olan bitenlerin açık açık yazıldığı bir mektup olmuş. ilk okuduğumda bu çocuklar yürek yemiş dedim fakat kendileri demişler zaten ""anayasal hakları kullanmak ne zamandan beri cesaret sorunu oldu?""

    olabildiğince yayılması gerekiyor. yandaş olmayan medya organlarının dikkatini çekmeli, haber yapılmalı. yandaşlardan zaten medet umulamaz.

    #bogaziçidirenişi'nin başından beri dile getirdiği talepler;

    --- spoiler ---
    biz kendi anayasal haklarımızı toplumun tüm kesimlerinin maruz bırakıldığımız haksızlığın farkına varması için kullanıyoruz. taleplerimiz şunlardır:
    bu süreçte gözaltına alınan, tutuklanan bütün arkadaşlarımız derhal serbest bırakılsın!
    lgbtı+ arkadaşlarımıza ve diğer hedef gösterilen bütün gruplara yönelik itibarsızlaştırma kampanyaları sona ersin!
    başta bu gözaltılara, tutuklamalara ve hedef göstermelere sebebiyet veren melih bulu olmak üzere bütün kayyumlar istifa etsin!
    üniversitelerde, üniversitenin bütün bileşenlerinin katıldığı demokratik rektörlük seçimleri yapılsın!
    --- spoiler ---

    edit: imla
  • "yürekleri varsa" dedi ya malum şahıs... bunlar yürek yemiş haberi olsun. gençleri kaybettin üç vakte de iktidarın gidecek bundan sonra ne yaparsan yap.
  • (bkz: saksıya fesleğen gibi oturturum anlamı da çıkar)

    mektup falan değil buna farklı bir isim vermek lazım.
  • saçma, boş bir mektuptur. üslup gerçekten zayıf. kahvehane ağzıyla "sen şöylesin, biz böyleyiz, işte bizim farkımız da bu" mesajını o kadar bariz bir şekilde göze sokmaya çalışıyorlar ki, okurken şiştim.

    içerik daha da saçma. konu melih bulu'dan nasıl hrant dink'e, soma'ya, roboski'ye geldi? bu değinilen konulardaki haklılık payından bağımsız olarak soruyorum bu soruyu. bu alakasız konulara değinmek hem stratejik hata, hem de samimiyetsiz.

    mesele liyakat ise liyakat olsun. ama sapla samanı karıştırmak bu.

    yazarlar linç edecekler, biliyorum. ama sırf sizinle aynı görüşleri paylaşan insanlar tarafından yazıldığı için bu mektubu kaliteli bulmanız biraz garip olur.
  • umudun gençlikte olduğuna yeniden inandıran mektuptur. helal olsun, yüreğinize sağlık.
  • mektupta sözü geçen, melih bulu'ya ve onun efendisine atfedilmiş 'bir provokatör üstüne hiciv denemeleri'nden ilgili alıntı:

    “sen bu kavgada
    bir nokta bile değil,
    bir küçük, eğri virgül,
    bir zavallı vesilesin!..
    ben, kızabilir miyim sana?
    sen de bilirsin ki, benim âdetim değildir
    bir posta tatarına
    bir emir kuluna sövmek,
    efendisine kızıp
    uşağını dövmek!.” (n. h. ran)

    bu alıntıyı geçen hafta melih bulu'nun sonradan sildiği bir saçmalamasına yanıt olarak tivitlemişti boğaziçi dayanışma hesabı.
hesabın var mı? giriş yap