hesabın var mı? giriş yap

  • videodaki iki genç sahilde takılırken aniden dev bir parmak izi beliriyor üstünde de yeni çağın başlangıcı yazıyor, ne anlama geliyor olabilir altından ne çıkacak merak ederseniz takipte kalın
    bkz: esrarengiz parmak izi

  • orda elinde mikrofon tutan kendine gazeteci diyen organizmalar, korkudan soru soramamak icinize islemis. alt tarafi bir spor yoneticisi lan. korkmayin gondermez sizi silivri’ye. azinizi acip tek bir soru bile sormaktan acizsiniz. bir tanesi de siz oyle diyorsaniz oyledir dedi. boyle gazetecilik yapacaginiza gidin onurunuzla pazarda limon satin.

  • köyüne dön mercedes yorumu beni benden aldı. asıl togg’un üretileceği gemlik köy gibi bir yer ama neyse...

    zorunlu edit: gemlik’te birçok liman, fabrika varmış; çok cahilmişim. cahilliğimi doğma büyüme gemlikli oluşuma veriniz. çünkü yaşayan insanlar hala köy zihniyetinde. ne kadar fabrika kurulsa da zihniyet değişmedi maalesef.

  • olan ülke itibarına oldu denmiş de ülke itibarının başına tam olarak ne geldiğini anlamadım. avustralyalı dünyaca ünlü bir restoran zinciri sahibi bir futbol müsabakası sonrası kural ihlali yaptı diyelim, nasıl avustralyalıların konuyla ilgili endişelenmelerini gerektirecek bir şey yoksa bizim de olmamalı. sanki nusret ülkenin dışişleri temsilcisi. otu çöpü ülke itibarına bağlamasak mı artık?

    edit: birkaç mesaj geldi, değerli arkadaşlar hemen her ülkede tek bir kişinin eyleminden tüm milletini itham etme müessesesi bir avuç kafatasçı ve 31'ci ergenin tekelinde olduğundan hiçbir ülkede ülkemizin itibarına gölge düşürebilecek kamuoyu mevcuduna ulaşılamayacaktır. ülke itibarı için endişelenmek için çok daha ağır olaylar gördük. şimdilik rahat uyuyun :) *

  • tv ekranında işsiz ve geçim sıkıntısı yaşayan insanlara çözüm önerisi sunmuş, halkı alternatif besin arayışlarına teşvik etmiştir.

    "fasulye pahalıysa pahalı, yemeyin. daha ucuz bişey yiyin. söylenmeyin!"

    bir tavsiye de benden b sınıfı kaşarlar da iyice ucuzladı...

  • anneniz adına üzüldüm, orada çalışan kasiyerlere daha çok üzüldüm.
    rezalet gibi rezalettir.

  • çok enteresan kodlamalar ile çalıştığım sınav.

    mesela boksit aklıma ''amk '' kısaltmasından geliyor.

    antalya-akseki
    muğla- milas
    konya-seydişehir.

    volkanik set göllerinde, lavlar gölden dışarı taşarken bi bahçıvanın set kurduğunu düşünüyorum.

    balık
    a
    haçlı
    çıldır
    ercek
    van

    bi tane kadının yanına gidiyorlar, diyorlar ki türkiye'nin ilk kadın valisi olur musun ?
    yok, diyor. sonra ısrar ediyorlar. yine olumsuz cevap. lale verip tekrar ısrar ediyorlar, kadın da bıkkınlıkla ay! tamam, diyor.

    türkiye'nin ilk kadın valisi, lale aytaman.

    edit: gülmeyin piçler

  • olasılık ve istatistik üzerine çalışmalar yapmış ve tam da öleceği gün olarak hesapladığı 27 kasım 1754 gününde ölmüş olan fransız matematikçi abraham de moivre'dır.

    abraham de moivre fransa'da protestan bir ailenin çocuğu olarak doğmuş ve henüz çocukluk yıllarında matematik ile hollandalı matematikçi christiaan huygens'in yazdığı ve cardano'nun kitabından önce yayınlandığı için o zamanlar dünyadaki tek olasılık kitabı olan de ratiociniis in ludo aleae isimli kitabı okuyarak tanışmıştır.

    bu kitaptan etkilenen de moivre, hayatını bir matematikçi olarak geçirmeye karar vermiş ve her ne kadar diğer alanlar üzerine çalışmayı sürdürse de olasılığa ayrı bir ilgi duymuştur.

    moivre, kral 14. louis'nin protestanlara karşı pek de hoşgörülü olmayan politikalarından dolayı fransa'yı terk edip ingiltere'ye yerleşmiş ve ingiltere'de yaşadığı dönem parası olmadığından geçinebilmek için zenginlerin çocuklarına özel matematik dersleri vermek zorunda kalmış.

    moivre'ın verdiği dersler sürekli olarak onun bir yerlerden bir yerlere seyahat etmesine ve boş vakte sahip olmamasına sebep olsa da matematik öğrenme konusunda azmini hiçbir zaman yitirmeyen adamcağız ders aralarında çaktırmadan okuyup bir şeyler öğrenebilmek için isaac newton'ın yakın zamanda yayınladığı orijinal ismi philosophiæ naturalis principia mathematica, türkçe çevirisi ise doğa felsefesinin matematiksel ilkeleri isimli kitabın sayfalarını cebinde dolaştırırmış.

    bu çalışma azmi sayesinde her ne kadar çalışmak için çok az vakte sahip olsa da zamanla matematikte ilerleme kaydetmiş ve hatta dönemin büyük insanlarından olan, newton'ın kankası edmond halley ile arkadaşlık kurmuş ve halley aracılığı ile daha sonra newton ile de arkadaşlık kurmuş.

    o dönemler newton ve halley ile çalışmalar yapmış, hatta newton'ın şu girdide bahsettiğim fluxion çalışmalarını binom dağılımından çıkarıp multinom dağılımına genişletmiş.

    tüm bunlara rağmen fransız kökenli olduğu için ingiliz akademisinde rahat koşullarda çalışmasına imkan tanıyacak bir pozisyon edinememiş, önü asla açılmamış. bahtsız matematikçi bu sebepten tüm çalışmalarına, azmine ve prestijine rağmen zengin çocuklarına ders verebilmek için sağda solda koşturup durmuş, fakirlik çekmiş ve hatta para kazanabilmek için bahisli satranç bile oynamış.

    çok fazla anlatılan ve günümüzde tartışmalı olsa da genellikle doğru kabul edilen bir hikayeye göre de moivre yaşlandıkça bu hayat temposunu kaldıramamaya başlamış ve tıp literatüründe letarji olarak bilinen ağır bitkinlik-yorgunluk rahatsızlığına yakalanarak her gün uyku süresinin yaklaşık 15 dakika arttığını fark etmiş. bunun üzerine zaten olasılık ve istatistik ile ilgilendiği için bu türden hastalıkların ortalama ölüm süreleri hakkında bilgi edinmiş ve kendi ölüm gününün kendi hastalığının seyri üzerinden bir olasılık hesabıyla 27 kasım 1754 gününe denk geleceğine karar vermiş. bu hesaba göre de moivre, sürekli 15 dakika artan uyku ihtiyacı 24 saati bulduğunda artık vücudu durumu kaldıramayacak ve ölecekmiş. işe bakın, adam tam da 2-3 ay öncesinden söylediği günde, söylediği sebepten ve söylediği şekilde ölmüş.

    bu konudaki görüşlerden biri de moivre'ın aslında ölüm tarihini hesaplamadığı, sadece herhangi bir tarihte öleceğini kendisine şartladığı için placebo etkisinin sağlığa zararlı versiyonu olan nocebo etkisi sebebiyle ölmüş olmasıdır

    ancak bu konuda söylemek istediğim iki şey var:

    birincisi bu adamın öyle rastgele bir tarih seçip de "ben bu tarihte ölürüm kesin öyle hissediyorum" diyecek kadar boş bir adam olmaması. yani eğer adam 27 kasım tarihinde ölmesinin daha olası olduğunu söylüyorsa boş yere söylemiyordur, bir bildiği vardır. neden böyle söylediğimi görmek isteyenler yazının sonuna bırakacağım de moivre olasılık çalışmalarını inceleyebilir.

    ikincisi ise adamın şartlandığı için öldüğünü kabul etsek bile bu durumun sadece daha havalı bir durum olması. çünkü düşünsenize, siz olasılık üzerine çalışan bir matematikçisiniz ve yaptığınız hesaba o kadar güveniyorsunuz ki yaşanacak bir olayın yaşanacağı yoksa da siz öyle olmasını uygun gördüğünüz için öyle oluyor. yani bence bu daha havalı.

    ileri okuma için:

    mathshistory biyogafi

    de moivre wiki

    de moivre - laplace olasılık teoremi

    nocebo etkisi